Kaybolan Şehir’de Usta, Çırak ve Kalfa
Ülkemizde yasama, yürütme, yargı bağımsızlığı(bağımlılığı) yani hukuk devleti bir partinin kontrolüne geçmesi, ayrılıkçı politikaların uygulanmasına yol açtı. Parti içi demokrasi eksikliğinde tüm devlet gücü bir aileye teslim edildi. Bu şartlar altında sanık eski Başbakan Nikola Gruevski modern Balkan kasabına dönüştü. Populist politikalara dur diyecek tek güç Makedon Ortodoks Kilisesi daha önceden susturuldu. Klise malları tamamı iade edildi, klise güçlendi, ruhsatsız tamir, inşaat sorunu ortadan kalktı. Klise gelirleri yükselince yolsuzluklara karşı çıkacak kurum kalmadı. Muhalefet ses çıkaramayacak konuma itildi. Ülkemiz 27 yıllık parlamenter sistem tarihinde 10 yıl sosyal-demokrat, 17 yıl milliyetçi(hristyan-demokrat) hükümetler tarafından yönetildi. Çok partili koalisyon ve Arnavut partileri ortaklığı sorumluluklarını gözardı etmemeliyiz. Freedom House 2017 yılı Dünya Özgürlük Raporu’nda kısmen özgür ülkeler grubunda olmamız azınlıkta olan Türkler için iyi haber değil. Medya özgürlüğü konusunda özgür olamayan Makedonya için acaba neler yapmamız gerekiyor ? Ufuk Derneği ve THP camiası susmayarak direndi ve direnmeye devam edecek. Katılımları beklemek hakkımızdır. Üsküplü şair Yahya Kemal Beyatlı hasretle:
Üsküp ki Yıldırım Beyazıd Han diyârıdır,
Evlad-ı Fatihân’a onun yâdigârıdır…
Kalbimde bir hayali kalıp kaybolan şehir!…
2017 yılında kaybolan ve temelden değişen Üsküp için sorumluluk aramamız gerekmez mi? 2010 yılında 1.9 milyar avro kamu borcumuzun 2016 yılında 4.9 milyar avroya yükselmesi Türklere karşı yüzyıllık bir intikam oyunu olduğunu sanık eski Başbakan Nikola Gruevski mi bizlere anlatsın? Üsküp şehir merkezinde 700 milyon avro heykel, anıt, müze, tiyatro, kamu binalarına harcandı. Osmanlı döneminde Burmali cami meydanı ve Nikola Gruevski dönemi Üsküp şehir meydanı aynı mıdır? Türkleri milliyetçi iktidara pazarlayan Kenan Hasipi istifa etmekle unutulmayı mı planladı? Türklerin vergileri genelde bir medeniyete, dine, millete harcandı. Eti bana, kemiği sana anlayışına zamanında dur denilmediği için bugün Üsküp tanıtımı, turistik haritalardan belli oluyor. “Büyük Usta” Nikola Gruevski’nin yolsuzlukları ,özel yetkili savcıdan kaçması imkansızlaşıyor. Aralık 2016 erken seçimleri Arnavut seçmenlerin mesajını yakalamak üzere Arnavut partilerini hareketlendirdi. Sanık eski Başbakan Nikola Gruevski ile hükümet kurma kolaylığı tarihe gömüldü. Kimse Gruevski önderliğinde bir hükümet işbaşında istemiyor. Irkçı iktidarın esaretinde TDP Başkanı Beycan İlyaz sıradan bir kalfa ve ne yapacağını mutlaka bilemiyor. Çünkü memleketi Teartse’de komita işbirlikçisi gibi işi kolay olmayacak. Usta Nikola Gruevski’nin ikinci Türk ortağı çırak Erdoğan Saraç ümitli olabilir ama Gostivar muhafazakar seçmeni ile devam etmek kesin imkansızlaşıyor. Arnavut-Türk kardeşliği söylem ve sloganları yara aldı ve zaman geçmeden tedavisi gerekiyor. Şuurlu Türk seçmen nasihatlarını maalesef yerine getiremedik . Bireysel çıkarlar peşinde koşan Türk kurum yöneticileri hepimize zarar veriyor. Gizlemenin bir anlamı kalmamıştır. Kenan Hasipi ve Süleyman Baki size soruyorum ister parti , ister dernek, ister vakıf olsun şeffaflık tek yolumuz değil mi? Çetebaşı Kenan Hasipi tüzük ve parti içi yolsuzlukları ile usta ama VMRO milliyetçilerine Türkleri pazarladığı için devamlı gündeme taşınacak. Şeytan imam Süleyman Baki Ensar Derneği üzerinden MATUSİTEB veTDP suistimali ile usta para konusunda da büyük usta. Din görevlisi, ticaret, siyaset üçü beraber gidemeyeceğinin tipik örneği şeytan imam Süleyman Baki’dir. İlahiyatçi kardaşlarımız susmak dürüstlük değildir. Sık kullandığınız adalet, haram, yalan, yetim hakkı hepimiz için geçerlidir. Ülkemizde muhalefet eden parti, dernek ve vakıflarımıza destekte bulunmanın büyük cesaret istediğini gördük. Çünkü milliyetçi Nikola Gruevski yönetiminde cesaret edecek kişi yahut kurum olmadı. Ülkenin bütçesi yandaşlara peşkeş edildi diğer yandan fakirleşen soydaş ve dindaşımızın sırtına büyük borç yüklendi .İnsan ölür,borç ölmez bilincinde olmamız için dua edelim.