Elvin Hasan: Yıllar Sonra Türkçe Eğitimden Dem Vurmak Samimiyetsizliktir
Yeni hükümetin kurulmasından 10 gün sonra memnuniyetlerini dile getirmeyi uygun gördüler ve devamında Türkçe eğitimde şunlar yapılmalı, şöyle olmalı, Dış Sınavların (ekstern) kaldırılmasını olumlu karşılıyoruz, dediler. İnanılır gibi değil! Bunu yıllardır sessizliğini bozmayan Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATUSİTEB) Başkanı yeni hükümeti tebrik ettiği bildiride yazıyor. Hatırlatmak isterim, Dış Denetim (ekstern) Sınavı 2013 yılından uygulanıyor, bugüne kadar sessiz kalanların aklına yeni mi geldi memnuniyetlerini, bir nevi eskiden uygulanmasından memnuniyetsizliklerini dile getirmek. Peki dört yıldır uygulanan sınava yönelik neden Vmro-Dpmne iktidarı döneminde memnuniyetsizliklerini dile getirmediler? Örneğin: etkinlikler düzenleyerek, Türk asıllı uzmanlar ve eğitimciler ile bir araya gelip tartışarak Dış Denetimin kötü bir uygulama olduğunu kamuoyuna duyurabilirlerdi. Türk öğrencilere –geleceğimize sahip çıkmış olurlardı. Yıllardır Türkçe eğitimde yaşanan haksızlıklara, ayrımcılığa, çözülmeyen sorunlara, Vmro-Dpmne kadrosu eski Eğitim Bakanının Türkçe eğitim ve Türkler ile ilgili alaycı tavırlarına bile cevap veremediler. Uzun bir sessizlik ve umursamazlık döneminden sonra uyanış ve konuşma zamanı gelmesi bile Türkçe eğitim ile ilgili bir bildiri yazmayanlar için büyük ilerlemedir. Ancak dün susanların konuşma zamanı geldiyse, istifa etme zamanı veya kurumu kapatma zamanı da gelmiştir. ,,21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramı’’ iktidar yandaşlarını toplayarak örgütleyen, öğrencilere şefaf bir şekilde burs vermek yerine zengin olsa bile yandaşa burs verip yandaş olmayana vermeyenler, burs dağıttığı günde bunu herkesin gözü önünde medyaya açık şekilde ,,şova’’ dönüştürmekle faliyetleri sınırlı kalan bir sivil toplum birliğinin varlığından ihtiyaç nasıl açıklanabilir?
Makedonya arkamızda bıraktığımız zor bir dönemden geçti. Öyle bir dönemdi ki eski iktidara yönelik ses çıkartan, eleştiri yapanlar baskı ve sindirme politikalarına maruz kaldılar. Öyle ki cesur olanlar ve dik duruş sergileyenler maddi ve manevi zarara uğradılar. Bu dönem içerisinde herşeye ,,amin’’ diyenlerin yeni dönemde yorum yapmaya hakkı da yüzü de olmamalıdır. Toplumda aydınlar en önde yürüyenlerdir, şahsi menfat peşinde düşüp seslerini kısmayanlardır. İnandığı değerlere ve davaya en zor günlerde bile sahip çıkanlardır. Eğitimde onca ihlal olurken, onca sorun varken susanların, yeni hükümet ile özgür Makedonya’da farklı bir eylemde bulunmalarına ihtiyaç da yoktur. Yaptıkları samimiyetsizliktir. Dürüst olmak ve doğruları söylemek gerekirse, milli ve manevi değerlere sahip çıkmayanların Türk toplumu adına konuşma hakları dahi yoktur. Türkçe eğitim sadece şimdi değil Vmro-Dpmne iktidarında da Anayasal garantiler altındaydı, ona ragmen bütün Türk öğrenciler anadillerinde eğitimlerini göremediler.
Makedonya’da yıllardır çok fazla insan hakları ve demokrasi ihlalleri yaşandı. Bunlardan bir kısmını tabiki Türk öğrenciler ve gençler ağır şekilde hissetti. O dönemde susanların şimdi insan haklarından bahsetmesi iki yüzlülüktür. Makedonya Türk etnik topluluğu bu samimiyetsizliğinizi ve iki yüzlülüğünüzün farkındadır. Farkında olmasa 2016 yılında ,,21 Aralık Türkçe Eğitim Bayramı Kutlamasında’’, yok yok 2015 idi, 2016 yılında neolduğu belirsiz açıklayamadığınız sebeplerden dolayı kutlamayı iptal etmiştiniz… 21 Aralık 2015 de dönemin Başbakanı Gruevski’yi salonda Türkler ıslıklamazdı. Eğitiminden ve hayatından memnun olan bir halk eski Başbakan Gruevski’yi, onla beraber koalisyonda olan Türk partisi başkanı ve ön sırada oturan yandaşları, siz kutlamayı örgütleyenler ile birlikte kendi kutlamanızda neden ıslıklasın… Ayağa kalkıp yandaşların Gruevski’yi alkışlaması yetmedi, ıslıklama sesleri arasında alkışlama sesleri kayboldu… Manevra yapma alanınız kalmamıştır topluma saygınız yoksa, kendinize saygınız olsun…