Makedonya’da Siyasi Partilerin Mal ve Mülkleri
Yugoslavya’nın dağılması ve Makedonya’nın bağımsızlığını ilan etmesinden sonra ülkede her anlamda köklü değişiklikler başlamıştır. Başta siyasi ve devlet yönetim sistemi olmak üzere, ekonomik, askeri, sosyal güvenlik, eğitim, sağlık gibi alanlarda sistem değişikliğine gidilmesi eskiden kalma bütün işleyiş ve geleneklerin değişmesine sebep olmuştur. Eski sistem ile yeni sistemin getiri ve götürülerini kıyaslamak oldukça kapsamlı ve geniş bir konu başlığıdır. Bu yazıda tek partili sistemden çok partili sisteme geçen Makedonya’daki en önemli siyasi partilerin mal ve mülklerine biraz değineceğiz.
Geçtiğimiz haftalarda Makedonya’daki önemli araştırmalarıyla gündeme gelmiş olan SCOOP araştırmacı gazetecilik merkezi ülkedeki siyasi partilerin mal ve mülkleri konusunda önemli bir habere imza attı. Normal olarak medya’nın üzerinde mutlak bir hakimiyeti olan iktidar konunun gündeme taşınmasına müsade etmedi ve haber kamuoyunda pek yer almadı. Konunun önemi ve ilginçliği açısından Makedonya Türklerinin de bilgi sahibi olması için bu haberi yazma zorunluluğu hissettik.
Makedonya Merkezi Kayıt Kurumu ile Kadastro ajansından alınan resmi bilgilere dayalı olan araştırmada ülkedeki en büyük dört siyasi partinin hiç de küçümsenmeyecek bir mal ve mülk’e sahip oldukları gerçeği ortaya çıkmaktadır.
Hiç şüphesiz en fazla mal ve mülk sahibi olan siyasi parti, ülkeyi 10 yıldır adeta işgalci gibi yöneten Vmro-Dpmne’dır. Devletin resmi verilerine göre bu siyasi partinin en az 100 taşınmaz malın sahibi olduğu görülüyor. Bu mallar arasında tarlalardan tutun da dükkanlar, daireler, arsalar, evler bulunmaktadır. Bu taşınmaz malların en büyük bölümü başkent Üsküp’ün, Saray, Kisela Voda ve Merkez Belediyelerinde olduğu görülmektedir. İktidar partisinin ülkenin neredeyse bütün belediyelerinde taşınmaz mal sahibi olduğu, hatta 40-50 kişinin yaşadığı köylerde bile malının olduğu ilginç ve düşündürücü bir durum olsa gerek. Vmro-Dpmne bütün şehirlerde birkaç mülkün sahibiyken, partinin en önemli ve en değerli taşınmaz malı yeni yapılan parti binası olduğu görülmektedir. Üsküp’teki Merkez belediyesinde, eski genel merkezin üzerine bir özel şirket ile anlaşmalı olarak yapılan binada resmi kayitlara göre parti 675m²’nın sahibi gibi görülsede, bundan çok daha fazla bir alana sahip olduğuna dair ciddi şüphe ve söylentiler mevcut. Binanın olduğu bölgedeki gayrimenkul fiyatları göz önüne alındığında iktidar partisi Vmro-Dpmne’nin parti merkez binasının değeri 25 ile 30 milyon avro civarında olduğu rahatlıkla söylenebilir.
İktidar partisi Vmro-Dpmne tarafından birkaç yıl önce yapılan bir açıklamada Makedonya’nın değişik şehirlerinde gayrimenkul satın aldıkları ve bu satışlar için devlete vergi ödendiği belirtiliyordu. Muhalefet tarafından yapılan açıklamalarda ise iktidar partisinin ülkenin değişik şehirlerindeki mal varlığının (Üsküp hariç) 15 milyon avronun üstünde bir değere sahip olduğu iddia edilmişti.
Ana muhalefet partisi olan Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği’nin (SDSM) , iktidar Vmro- Dpmne’ye göre çok daha az gayrimenkule sahip olduğu resmi evraklarda görülmektedir. SDSM’nın en büyük ve en önemli taşınmaz mal varlığı partinin Üsküp’teki genel merkez binası olduğu açıkça görülmektedir. Geçmişte de çeşitli spekülasyonlara sebep olan binanın piyasa değeri 2 milyon avro civarindadır. Ana muhalefet partisinin önemli mal varlıkları arasında Manastır şehrinde 507 m²’lik bina, Negotin, Eğiri Palanka ve Ustruga şehirlerinde ise ikişer adet tapulu mala sahip olduğu görülüyor.
Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) için diğer önemli bilgi ise ülkedeki dört büyük siyasi parti (Vmro-Dpmne, Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği, Arnavut Demokratik Bütünleşme Birliği-DUİ ve Arnavut Demokratik Partisi-DPA) içerisinde kamuoyuna geçmiş yıllardaki finansal raporları paylaşan tek parti olduğudur.
İktidardaki Arnavut Demokratik Bütünleşme Birliği-Dui'nin mal varlığında ise partinin Kalkandelene bağlı Mala Reçiça’daki iki katlı genel merkez binası hariç, Üsküp’teki Çayir Belediyesinde 592 m² ofis binası, yine Çayir’deki Mavrovka alışveriş merkezinde 413m² ofis ve Pirlepe yakınlarında Türklerinyoğun olarak yaşadığı Debreşte köyünde büyük arazilere sahip olduğu görülmektedir.
Arnavut Demokratik Partisi-DPA ise devletin resmi kayıtlarında göre taşınmaz bir mal varlığına sahipolarak görünmüyor. Hernekadar başta parti genel merkezi Kalkandelen’in tam merkezinde yer alsa da, ülkenin değişik bölgelerindeki DPA ofis ve şubelerinin sahibi olarak anonim bir özel şirketgörülmektedir. Şirket ile parti arasında kira veya kullanım hakkında dahil bir sözleşme veya resmi belge bugüne kadar kamuoyuna parti tarafından paylaşılmamıştır.
Makedonya’daki 3 Türk Siyasi partinin taşınmaz mal varlığı konusuna gelecek olursak, bu partilerden iktidar ortağı olan Türk Demokratik Partisi’nin (TDP) bir tek gayrimenkul sahibi olduğu hususu ortaya çıkmaktadır. Türk Hareket Partisi (THP) ve Türk Milli Birlik Hareketi (TMBH) kullandıkları merkez ve ofislerin kiralama yoluyla kullanıldıkları bilgisini parti üst düzey yöneticilerinden öğreniyoruz.
Diğer taraftan TDP’nın Üsküp’ün Çayır Belediyesinde bulun genel merkez ofisi yaklaşık 200m² büyüklüğünde olup piyasa değeri 200 bin avronun üzerindedir. Sözkonusu ofisin partiye ülke dışından kaynaklı bir hibe (yardım) olarak verildiği kamuoyu tarafından bilinen bir gerçek.
Bütün bu konuyu daha da ilginç kılan bir diğer ayrıntıya ise siyasi partilerin resmi tüzüklerinde yazan birer madde ile bitiriyoruz. İktidar ortakları olan Vmro-Dpmne ve Türk Demokratik Partisi (TDP) tüzüklerinde mal varlığı konusu hakkında şu maddeler dikkat çekiyor:
Vmro-Dpmne tüzüğünün 50-ci Maddesi :
’’Partinin feshi ya da kapatılması halinde partinin mülkiyeti Makedon Ortodoks Kilisesine geçer’’
Türk Demokratik Partisi tüzüğünün 82-ci Maddesinin son fıkrası:
MTDP’nin çalışmalarına son verilmesi durumunda parti Kurultayı, parti mal ve mali kaynaklarının kime teslim edileceği hususunda karar alır (Türklerin kültür ve sanat derneklerine, Türklerin hükümet dışı örgütlerine, sosyal yardım amaçlı vakıflara, İslam camiasına v.s).
Tam da bu gerçekler ışığında adaletin üstünlüğünün sağlanmasının ve Makedonya Cumhuriyetinin neden normale dönmesi gerektiğini anlayabilir ve anlatabiliriz.
İlhan Rahman